KDV ve ÖTV’de yapılan düzenlemelerden etkilenen sektörlerin başında, ekonominin itici gücü konumunda bulunan inşaatın geldiğini, alım gücünde azalmayla birlikte gayrimenkul tercihinde ciddi değişimler görüldüğünü ifade eden Elfi Gayrimenkul Kurucusu ve Broker’ı Özkan Aydemir, "Sektör temsilcilerindeki ağırlıklı görüşü, yatay bir dönemden geçerken, KDV ve ÖTV’de yapılan düzenlemeler, halihazırda yukarı seyir eden fiyatları daha da artıracağı yönündedir. Satışlarda düşüşlere rağmen gayrimenkul fiyatlarında yükseliş devam etmekte, ekonominin itici günü konumunda bulunan sektörlerden bir tanesi inşaat sektörü. Bu gelişmelerden en önde etkilenen sektörlerin başında da bu sektör geliyor. Konut fiyatlarındaki düşüş için Bursa'da bekleyen alanlar imara açılmalı” dedi.
Geçtiğimiz yılın aynı dönemine ait Bursa’daki satış istatistiklerine bakıldığında yaklaşık yüzde 50 oranında bir gerileme olduğuna dikkat çeken Özkan Aydemir, satışlarda bir düşüş beklendiğini ancak yaşanan bu düşüşün beklentilerin çok üzerinde olduğunu dile getirdi. Aydemir, en çok düşüş yaşanan illerden birinin de Bursa olduğunu kaydederek, “Yeni konuta talep azalsa da ihtiyaç var. Piyasa gerçekleri ortada. Bursa için konuşacak olursak yeni imarlı alanlara ihtiyaç had safhada. Kentsel dönüşümle bir hareketlilik yaşanıyor. Ama sıkışan bazı bölgelerin rahatlatılması için bu yeni konut bölgelerinin oluşturulması gerektiği kanaatindeyim. Şehrin en yeni konut alanlarından olan Kayapa, Balkan ve Doğanköy`de arsa bedelleri ve konut fiyatları ortada. Alım gücü iyice azalıyor. Konut almak isteyenlere kredi ciddi bir destek veriyordu. Fakat burada da başvuru yapan vatandaşlara cüzi rakamlar veriliyor. Hal böyle olunca da sektördeki sıkışıklık artıyor. Yeni imar bölgelerinin açılması ve merkezden uzak bölgelerde uydu kentlerin kurulması ve arsa maliyetlerinin düşmesi gerekmektedir. Basit düşünürsek yeni konut imarlı alanlarda arsa bedelleri revaçta olan bölgelere göre daha düşük olacak ve konutun fiyatı da ona oranla düşük olacaktır” diye konuştu.
Konut alımı için kullanılmak istenen kredilere ulaşımın gitgide zorlaştığını belirten Aydemir, “Satışların düşmesindeki etkenlerden bir tanesi kredi ulaşmakta yaşanan zorluk. Konut kredisinde geçtiğimiz yıllarda yaşanan tarihi fırsatlar yerini daha düne kadar krediye kısıtlı erişime ve günümüzde de ulaşamamaya bıraktı. Piyasadaki sıkışıklığın giderilmesi için ilgili kurumlar gerekli adımları atacaktır diye düşünüyoruz. Bu yatay dönemin geçici olduğunu umuyoruz. Piyasadaki bu tıkanıklığın elbette birçok nedeni var. Atılan adımların inşaat ve gayrimenkul sektörünün, ülke ekonomisinin lokomotif sektörlerinden olduğunu göz önünde bulundurularak atılmasında fayda olduğu kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.