Menajer Ayşe Barım, Gezi Parkı olaylarında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla hakkında yürütülen soruşturma kapsamında tutuklandı. Barım'ın savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı.
Haber Giriş Tarihi: 28.01.2025 09:25
Haber Güncellenme Tarihi: 28.01.2025 09:32
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bbursa.com
Menajer Ayşe Barım hakkında Gezi Parkı olaylarında gösterilen bağlı performans eylemlerine katılım için yönlendirildiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla sürdürülen soruşturma sürüyor. Soruşturma çerçevesinde adliyeye sevk edilen ve savcılıkta bir süre izin veren Barım, daha sonra çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe 'Türkiye Cumhuriyeti'nin elinde bulundurulmasını durdurmaya veya görevlendirmeyi engellemeye teşebbüse yardım etme' suçundan tutuklandı.
Öte yandan, Barım'ın savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. Kimlik tespitinde aylık gelirinin 300 bin lira olduğunu belirten Barım ifadesinde, "Gezi Parkı eylemlerinin başlarında 2013 Mayıs ayı içerisinde bu konuyla ilgili kimse aramadı. Kimse benden birliktelik kurmak adına finans ya da ismimle destek olma adına herhangi bir ricada yahut talepte bulunmadı. Gezi Parkı'nın ilk başladığı ve benim ilk gittiğim dönemde hatırladığım kadarıyla Muhteşem Yüzyıl isimli dizide beraber çalıştığımız oyunculardan bazıları bulunmaktaydı. Tam hatırlayamamakla birlikte onlardan birinin arayarak, setten çıkarak Gezi Parkı'na gideceğini, ‘Çocuklar ne yapıyor diye bakmak istiyoruz' dediğini hatırlıyorum. Ben de bireysel olarak kendim gittim, oyunculara eşlik etmek üzere buluştum. Gezi Parkı'na hatırladığım kadarıyla bir ya da iki kez gitmişimdir. Gezi eylemlerinde rol oynayan kurum ve kuruluşlarla, hiçbir topluluk veya oluşumla resmi ya da gayriresmi durumum olmadı. Kimseyi de buralara yönlendirmedim'' dedi.
"'Evimde hepsinin kaseti var, siz rahat olun. Gezi'de ne yaptıysam şimdi daha iyisini yapacağım, elleri mahkum' şeklindeki ifadeler iftira"
Barım ifadesinin devamında, "Yakın olduğum ve ortak iş yaptığım sanatçılarla hiçbir zaman meydana çıkıp beyanat vermedim. Onlara da böyle bir açıklama yapmaları hususunda herhangi bir yönlendirme ve telkinim asla olmadı. Sanatçılara benim talimat vermem gibi bir durum söz konusu olamaz. Basında çıkan ‘Evimde hepsinin kaseti var, siz rahat olun. Gezi'de ne yaptıysam şimdi daha iyisini yapacağım, elleri mahkum' şeklindeki haberler iftiradır. Psikolojik olarak haberlerden etkilendiğim için benimle ilgili haberleri avukatlarım takip eder. Yazı, şiir, bildiri kim tarafından yazıldı ve oraya getirildi bilmiyorum. Birlikte çalıştığım oyunculardan hiçbiri bana gelip ‘Parka gidelim' gibi bir şey söylemedi'' şeklinde konuştu.
‘'Sadece en iyi şekilde işimi yapmaya çalıştım''
Barım, Mehmet Ali Alabora'ya ilişkin ifadesinde, ‘'Onunla o dönem Oyuncular Sendikası Başkanı olması nedeniyle oyuncularla yakın temas içerisinde olduğundan görüşürdüm. Alabora'nın o dönem sosyal medyada hedef haline geldiğini hatırlıyorum, buna ilişkin kendisiyle görüşmüşümdür. Başkaca irtibatıma bakıldığından kendisi ile görüşmem hiç yoktur. Birlikte çalıştığım oyuncularımı, bu süreçte başlarına protokatif bir eylem gelmesinden endişe duymamdan aramışımdır. Osman Kavala ile ilgili görüşmelerim ise bir filmin Türkiye'deki galası için binayı kullanım ile ilgili görüşmeler olduğunu düşünüyorum. Bahse konu görüşmeler ise 1 yıl sonra film üzerine olmuştur. Ben oyuncuları korumakla yükümlü olduğum için bildirimin içeriğinin oyunculara zarar gelmemesi için fikir beyan ettim. Fikrim ise bildirinin yayımlanmaması yönündedir. Kim tarafından hazırlandığını bilmiyorum. 3 haftadır süregelen bu kabusun içinde psikolojik olarak çok kötü durumdayım. Mağduriyetimin devletim tarafından giderilmesini istiyorum. Sadece en iyi şekilde işimi yapmaya çalıştım. Böyle bir süreç yaşadığım için son derece üzgünüm'' dedi.
Menajer Ayşe Barım'a ilişkin soruşturmanın detayları ortaya çıktı
Menajer Ayşe Barım'ın Gezi Parkı olaylarında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla hakkında yürütülen soruşturmanın detayları savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Yazıda Barım'ın eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu, şirketine bağlı oyuncuların 2021'de orman yangını ve deprem felaketlerinden sonra Türkiye'yi uluslararası arenada yetersiz gösterme kampanyasına katıldığı belirtildi. Ayrıca Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu hakkında ‘yalan tanıklık' suçundan soruşturma yürütüldüğü de öğrenildi.
Menajer Ayşe Barım hakkında Gezi Parkı olaylarında şirketine bağlı sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma sürüyor. Hakkında tutuklama talep edilen Barım'ın soruşturmasının detayları savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Sevk yazısında, soruşturmanın konusunun ve amacının Gezi Parkı eylemlerine katılanlar değil sivil toplum hareketlerini yönlendirip kullanarak ve şiddete evirerek mevcut hükümetin ortadan kaldırılmasını amaçlayan organizasyonun tüm yönleriyle açığa çıkartılması olduğu vurgulandı.
Barım ile Alabora'nın tapeleri ortaya çıktı
Şüpheli Barım'ın Gezi Parkı davası firari sanıklarından olan Mehmet Ali Alabora ile Gezi Parkı olayları kapsamında bir bildirinin yayınlanıp yayınlanmaması konusunda fikir alışverişinde bulunduklarına dair tape görüşmesinin bulunduğu, içeriğinde ise Barım'ın "Herhalde Şebnem seni aradı, bana on buçukta bu metin gelince benim böyle kan tepeme çıktı ve hani senin için bir panik oldum. Kesinlikle yani bunu ne olur böyle yayınlamayın diye'' dediği, Alabora'nın "Şu anda, şu an itibari ile böyle bir metin düşünüyorum'' dediği, Barım'ın ise "Bizim oyunculara da bir yani şu anda böyle bir şey sakın ha yapmayın dedim fakat şimdi beni Sevilay aradı ve Çiğdem Mater ona yollamış bunu yönetmenler imzalasın diye. Buna Mehmet Ali'nin onayı ve haberi var demiş'' dediği kaydedildi. Sanatçılara ilişkin Gezi Parkı'nda etkin rol alan firari sanık Mehmet Ali Alabora'nın şüpheli Ayşe Barım ile bir bildiri yayınlanması konusunda görüşmeler yaptığı, bu bildirinin şu aşamada zarar vereceği, kamuoyu baskısının daha aktif gerekliliği durumunda paylaşılması gerektiği, bu yüzden ilerleyen süreçte değerlendirileceği şeklinde yazışmaların olduğu aktarıldı.
Eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu kaydedildi
Sevk yazısında, şüpheli Barım'ın Gezi Parkı olaylarının başlangıç tarihi aralığında Bergüzar Korel ile 7 kez, Ceyda Düvenci ile 4 kez, Dolunay Soysert ile 10 kez, Halit Ergenç ile 12 kez, Hümeyra Akbay ile 5 kez, Mehmet Günsur ile 1 kez, Nehir Erdoğan ile 2 kez, Selma Ergeç ile 8 kez, Nejat İşler ile 2 kez ve Rıza Kocaoğlu ile 1 kez telefon görüşmesi yaptığı, kendisinin de kendi şirketine bağlı sanatçılarla Gezi olaylarına fiilen katılarak eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu belirtildi.
Etki ajanlığı yaptığı vurgulandı
Şüpheli Barım'a ait şirket oyuncularının 2021 yılında gerçekleşen orman yangını ve deprem felaketlerinden sonra Türkiye'yi uluslararası arenada yetersiz gösterme yerine sosyal mesafelerde bulunmakta #HelpTurkey kampanyasına eş zamanlı olarak katılımlarının tespit edildiği, şirketin değer olduğu belirtildi.
Toplumda gerçekleşen eylemlerin eylemlerine yönlendirildiği belirtilen
Sevk yazısında, Barım'ın Gezi davası ana başarısızlıklarından olan firari sanık Mehmet Ali Alabora ve Çiğdem Mater Utku ile doğrudan irtibatlı olduğu, kişinin iradesi gösterilen, danışılan ve ayrılan kişi olarak tespit edildiği, bu şekilde olayları planlayan, örgütleyen ve yönlendirin, isteklerin bu yönde karar vermesini sağlayan verici ve toplamı olduğu, kendi özelliklerine bağlı olarak ülkelere göre dağılımları eylemlerine yönlendirerek insanların genel tanınırlığını ve etki gücünü kullanarak daha fazla yönsel kitleleşmesini kullanarak Amaçladığı ve bunda da başarılı olduğu kaydedildi.
Bazı sporlarda Barım'ı kayırma amaçlı olarak aktarılan
Yazıda ayrıca, bazı oyuncuların tanıklarıyla alınanlarda kendi iradeleriyle eylemlerine katıldıklarını beyan ederlerseler de şüpheli ile olayların başladığı dönemden itibaren yoğun irtibatlarının yıllık tarihleri olağan toplantılara uygun olarak açıklanamayanlar, iç ve dış günlerdeki günlerce takip edilenler ve gündemdeki sonuçlarla ilgili olarak kitleselleşmeye başlayan bir dönemde Gezi Parkı'nda kendileriyle birlikte olduklarına rağmen kaçamaklı cevaplarının şüpheliyi kayırma amacıyla yapıldığı açıkça anlaşıldığı kaydedildi.
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'na 'yalan şahitliği' suçundan soruşturma
Sevk yazısında, tanık olarak ifade veren oyuncular Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'nun ifadelerinde başarısızlıklarından Memet Ali Alabora ile olaylar süreci irtibatları, birlikte eylem kayıtlarına rağmen irtibatlı kayıtlara ilişkin beyanda bulunuşları nedeniyle ayrıca 'yalan şahitliği' suçundan soruşturma yürütüldüğü de kaydedildi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Menajer Ayşe Barım tutuklandı
Menajer Ayşe Barım, Gezi Parkı olaylarında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla hakkında yürütülen soruşturma kapsamında tutuklandı. Barım'ın savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı.
Menajer Ayşe Barım hakkında Gezi Parkı olaylarında gösterilen bağlı performans eylemlerine katılım için yönlendirildiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla sürdürülen soruşturma sürüyor. Soruşturma çerçevesinde adliyeye sevk edilen ve savcılıkta bir süre izin veren Barım, daha sonra çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe 'Türkiye Cumhuriyeti'nin elinde bulundurulmasını durdurmaya veya görevlendirmeyi engellemeye teşebbüse yardım etme' suçundan tutuklandı.
Öte yandan, Barım'ın savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. Kimlik tespitinde aylık gelirinin 300 bin lira olduğunu belirten Barım ifadesinde, "Gezi Parkı eylemlerinin başlarında 2013 Mayıs ayı içerisinde bu konuyla ilgili kimse aramadı. Kimse benden birliktelik kurmak adına finans ya da ismimle destek olma adına herhangi bir ricada yahut talepte bulunmadı. Gezi Parkı'nın ilk başladığı ve benim ilk gittiğim dönemde hatırladığım kadarıyla Muhteşem Yüzyıl isimli dizide beraber çalıştığımız oyunculardan bazıları bulunmaktaydı. Tam hatırlayamamakla birlikte onlardan birinin arayarak, setten çıkarak Gezi Parkı'na gideceğini, ‘Çocuklar ne yapıyor diye bakmak istiyoruz' dediğini hatırlıyorum. Ben de bireysel olarak kendim gittim, oyunculara eşlik etmek üzere buluştum. Gezi Parkı'na hatırladığım kadarıyla bir ya da iki kez gitmişimdir. Gezi eylemlerinde rol oynayan kurum ve kuruluşlarla, hiçbir topluluk veya oluşumla resmi ya da gayriresmi durumum olmadı. Kimseyi de buralara yönlendirmedim'' dedi.
"'Evimde hepsinin kaseti var, siz rahat olun. Gezi'de ne yaptıysam şimdi daha iyisini yapacağım, elleri mahkum' şeklindeki ifadeler iftira"
Barım ifadesinin devamında, "Yakın olduğum ve ortak iş yaptığım sanatçılarla hiçbir zaman meydana çıkıp beyanat vermedim. Onlara da böyle bir açıklama yapmaları hususunda herhangi bir yönlendirme ve telkinim asla olmadı. Sanatçılara benim talimat vermem gibi bir durum söz konusu olamaz. Basında çıkan ‘Evimde hepsinin kaseti var, siz rahat olun. Gezi'de ne yaptıysam şimdi daha iyisini yapacağım, elleri mahkum' şeklindeki haberler iftiradır. Psikolojik olarak haberlerden etkilendiğim için benimle ilgili haberleri avukatlarım takip eder. Yazı, şiir, bildiri kim tarafından yazıldı ve oraya getirildi bilmiyorum. Birlikte çalıştığım oyunculardan hiçbiri bana gelip ‘Parka gidelim' gibi bir şey söylemedi'' şeklinde konuştu.
‘'Sadece en iyi şekilde işimi yapmaya çalıştım''
Barım, Mehmet Ali Alabora'ya ilişkin ifadesinde, ‘'Onunla o dönem Oyuncular Sendikası Başkanı olması nedeniyle oyuncularla yakın temas içerisinde olduğundan görüşürdüm. Alabora'nın o dönem sosyal medyada hedef haline geldiğini hatırlıyorum, buna ilişkin kendisiyle görüşmüşümdür. Başkaca irtibatıma bakıldığından kendisi ile görüşmem hiç yoktur. Birlikte çalıştığım oyuncularımı, bu süreçte başlarına protokatif bir eylem gelmesinden endişe duymamdan aramışımdır. Osman Kavala ile ilgili görüşmelerim ise bir filmin Türkiye'deki galası için binayı kullanım ile ilgili görüşmeler olduğunu düşünüyorum. Bahse konu görüşmeler ise 1 yıl sonra film üzerine olmuştur. Ben oyuncuları korumakla yükümlü olduğum için bildirimin içeriğinin oyunculara zarar gelmemesi için fikir beyan ettim. Fikrim ise bildirinin yayımlanmaması yönündedir. Kim tarafından hazırlandığını bilmiyorum. 3 haftadır süregelen bu kabusun içinde psikolojik olarak çok kötü durumdayım. Mağduriyetimin devletim tarafından giderilmesini istiyorum. Sadece en iyi şekilde işimi yapmaya çalıştım. Böyle bir süreç yaşadığım için son derece üzgünüm'' dedi.
Menajer Ayşe Barım'a ilişkin soruşturmanın detayları ortaya çıktı
Menajer Ayşe Barım'ın Gezi Parkı olaylarında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla hakkında yürütülen soruşturmanın detayları savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Yazıda Barım'ın eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu, şirketine bağlı oyuncuların 2021'de orman yangını ve deprem felaketlerinden sonra Türkiye'yi uluslararası arenada yetersiz gösterme kampanyasına katıldığı belirtildi. Ayrıca Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu hakkında ‘yalan tanıklık' suçundan soruşturma yürütüldüğü de öğrenildi.
Menajer Ayşe Barım hakkında Gezi Parkı olaylarında şirketine bağlı sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma sürüyor. Hakkında tutuklama talep edilen Barım'ın soruşturmasının detayları savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Sevk yazısında, soruşturmanın konusunun ve amacının Gezi Parkı eylemlerine katılanlar değil sivil toplum hareketlerini yönlendirip kullanarak ve şiddete evirerek mevcut hükümetin ortadan kaldırılmasını amaçlayan organizasyonun tüm yönleriyle açığa çıkartılması olduğu vurgulandı.
Barım ile Alabora'nın tapeleri ortaya çıktı
Şüpheli Barım'ın Gezi Parkı davası firari sanıklarından olan Mehmet Ali Alabora ile Gezi Parkı olayları kapsamında bir bildirinin yayınlanıp yayınlanmaması konusunda fikir alışverişinde bulunduklarına dair tape görüşmesinin bulunduğu, içeriğinde ise Barım'ın "Herhalde Şebnem seni aradı, bana on buçukta bu metin gelince benim böyle kan tepeme çıktı ve hani senin için bir panik oldum. Kesinlikle yani bunu ne olur böyle yayınlamayın diye'' dediği, Alabora'nın "Şu anda, şu an itibari ile böyle bir metin düşünüyorum'' dediği, Barım'ın ise "Bizim oyunculara da bir yani şu anda böyle bir şey sakın ha yapmayın dedim fakat şimdi beni Sevilay aradı ve Çiğdem Mater ona yollamış bunu yönetmenler imzalasın diye. Buna Mehmet Ali'nin onayı ve haberi var demiş'' dediği kaydedildi. Sanatçılara ilişkin Gezi Parkı'nda etkin rol alan firari sanık Mehmet Ali Alabora'nın şüpheli Ayşe Barım ile bir bildiri yayınlanması konusunda görüşmeler yaptığı, bu bildirinin şu aşamada zarar vereceği, kamuoyu baskısının daha aktif gerekliliği durumunda paylaşılması gerektiği, bu yüzden ilerleyen süreçte değerlendirileceği şeklinde yazışmaların olduğu aktarıldı.
Eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu kaydedildi
Sevk yazısında, şüpheli Barım'ın Gezi Parkı olaylarının başlangıç tarihi aralığında Bergüzar Korel ile 7 kez, Ceyda Düvenci ile 4 kez, Dolunay Soysert ile 10 kez, Halit Ergenç ile 12 kez, Hümeyra Akbay ile 5 kez, Mehmet Günsur ile 1 kez, Nehir Erdoğan ile 2 kez, Selma Ergeç ile 8 kez, Nejat İşler ile 2 kez ve Rıza Kocaoğlu ile 1 kez telefon görüşmesi yaptığı, kendisinin de kendi şirketine bağlı sanatçılarla Gezi olaylarına fiilen katılarak eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu belirtildi.
Etki ajanlığı yaptığı vurgulandı
Şüpheli Barım'a ait şirket oyuncularının 2021 yılında gerçekleşen orman yangını ve deprem felaketlerinden sonra Türkiye'yi uluslararası arenada yetersiz gösterme yerine sosyal mesafelerde bulunmakta #HelpTurkey kampanyasına eş zamanlı olarak katılımlarının tespit edildiği, şirketin değer olduğu belirtildi.
Toplumda gerçekleşen eylemlerin eylemlerine yönlendirildiği belirtilen
Sevk yazısında, Barım'ın Gezi davası ana başarısızlıklarından olan firari sanık Mehmet Ali Alabora ve Çiğdem Mater Utku ile doğrudan irtibatlı olduğu, kişinin iradesi gösterilen, danışılan ve ayrılan kişi olarak tespit edildiği, bu şekilde olayları planlayan, örgütleyen ve yönlendirin, isteklerin bu yönde karar vermesini sağlayan verici ve toplamı olduğu, kendi özelliklerine bağlı olarak ülkelere göre dağılımları eylemlerine yönlendirerek insanların genel tanınırlığını ve etki gücünü kullanarak daha fazla yönsel kitleleşmesini kullanarak Amaçladığı ve bunda da başarılı olduğu kaydedildi.
Bazı sporlarda Barım'ı kayırma amaçlı olarak aktarılan
Yazıda ayrıca, bazı oyuncuların tanıklarıyla alınanlarda kendi iradeleriyle eylemlerine katıldıklarını beyan ederlerseler de şüpheli ile olayların başladığı dönemden itibaren yoğun irtibatlarının yıllık tarihleri olağan toplantılara uygun olarak açıklanamayanlar, iç ve dış günlerdeki günlerce takip edilenler ve gündemdeki sonuçlarla ilgili olarak kitleselleşmeye başlayan bir dönemde Gezi Parkı'nda kendileriyle birlikte olduklarına rağmen kaçamaklı cevaplarının şüpheliyi kayırma amacıyla yapıldığı açıkça anlaşıldığı kaydedildi.
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'na 'yalan şahitliği' suçundan soruşturma
Sevk yazısında, tanık olarak ifade veren oyuncular Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'nun ifadelerinde başarısızlıklarından Memet Ali Alabora ile olaylar süreci irtibatları, birlikte eylem kayıtlarına rağmen irtibatlı kayıtlara ilişkin beyanda bulunuşları nedeniyle ayrıca 'yalan şahitliği' suçundan soruşturma yürütüldüğü de kaydedildi.
Son Haberler
Tekstil fabrikasını küle çeviren o patlama saniye saniye görüntülendi
“Söz Sende” buluşması İhsaniye Mahallesi'nde yapıldı
Bursa'da İnfluenza vakalarında artış yaşanıyor
Büyükşehir’den 6 Şubat’ın yıldönümünde “Peki Ya Sonra?” sergisi
Kartalkaya’daki otel yangınına ilişkin Meclis Araştırma Komisyonu kurulacak
Tekstil fabrikası alevlere teslim oldu
Yapay zeka dünyasında Çin’in DeepSeek uygulaması ChatGPT’ye rakip oldu
"Bursa Ovası'na sismometreler konulmalı"
Junioshow Fuarı kapılarını açtı
Yarıyıl Şenliği coşkusu Altınova Mahallesi’ne taşındı
Yıldırım’da Tapu sevinci
Eski nişanlısı ve 14 yaşındaki kız kardeşine av tüfeğiyle ateş açtı
Mübadelenin 102. yılına özel anma gecesi
İnegöl Hayvan Pazarı geçici olarak kapatıldı
Hiç tanımadığı kişi tarafından bıçaklandı, polisin hayat kurtaran müdahalesi kamerada